Özgüven Eksikliği Sorunları
Özgüven, genel anlamıyla bireyin yetenekleri, kişiliği hakkında iyimser ve gerçekçi bir düşünceye sahip olmasıdır.
Bazı olumsuz erken dönem tecrübeleri kişinin kendine dair inancını gölgeleyerek yapabilirliklerini ortaya koyamamasına ve yaptıklarını değersizleştirmesine sebep olacaktır.
Özgüven eksikliği aniden ortaya çıkan bir durum değildir. Zamanla oluşur, gelişir, günlük olaylar ve bu olaylara yüklediği anlamlar ile de tetiklenir.
Bireylere olumsuz benlik algısı bir kez yerleştiğinde, olaylar da çoğunlukla olumsuz yönde yorumlanıp, seçimler bu algıyı destekleyecek şekilde yapılmaya başlar. Kişi "değersiz" olduğu fikrini kabul ettiğinde, hayatında yaptığı seçimler de bu inanç doğrultusunda şekillenir.
Özgüven sorunu yaşayan bireyler çoğunlukla kendilerini acımasızca eleştirmeye meyillidirler.
"Yeterince iyi değilim", "Başarısızım" ya da "Herkesi hayal kırıklığına uğratacağım" gibi düşünceler sıklıkla ortaya çıkar.
Bu durum bireye üzüntü, öfke, kaygı, korku ve değersizlik gibi duygular yaşatır.
Başarılı olma fikrinin uzaklığı, karar verme ya da bir konuda harekete geçme konusunda oldukça engelleyicidir. Kişinin bu tür düşünce ve duyguları ilişkilerine de yansıyarak hem yeni ilişkilerin kurulmasını hem de sürdürülmesini olumsuz yönde etkileyebilir.
Kişi kendini, idealinde olanın o kadar altında görür ki bir başkası tarafından onaylanma ve sevilme fikri çok uzak gelir. Bununla karşı karşıya gelmemek içinse birçok ortamdan kaçınılır.